Türk kahvesi, Türkler tarafından keşfedilen bir kahve hazırlama ve pişirme yöntemidir. Dünyanın en eski kahve pişirme yöntemi olan Türk kahvesi, ince öğütülmüş kahve çekirdeklerinin cezvede kaynar su ile demlenmesi ile yapılır. Telvesi ile birlikte sunulan ve içilen tek kahve çeşidi olan Türk kahvesi, kendine özel tadı, köpüğü, kokusu ve sunuluş biçimi ile özgün bir kimliğe sahiptir.
Türk kahvesi, 500’lü yıllarda Yemen Valisi Özdemir Paşa tarafından İstanbul’a getirilmiş ve Osmanlı İmparatorluğu sayesinde Avrupa ve tüm dünyaya yayılmıştır. Türk kahvesi, Türk kültüründe çok önemli bir yere sahiptir. Evlilik öncesi törenlerin, misafir ağırlamanın, sohbetlerin ve kahve falının vazgeçilmez parçasıdır. Türk kahvesinin kültürel değeri nedeniyle 0 yılında UNESCO tarafından İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesi’ne dâhil edilmiştir.
Türk kahvesinin sağlığa da pek çok faydası vardır. Konsantrasyonu arttırır, hafızayı güçlendirir, enerji verir, sindirimi kolaylaştırır, cilt yaşlanmasını geciktirir, baş ağrısını hafifletir ve stresi azaltır. Ancak günde fincandan fazla tüketilmemesi tavsiye edilir. Aşırı tüketimi mide rahatsızlıkları, uykusuzluk, kan basıncı yükselmesi ve kalp ritmi bozukluğu gibi sorunlara yol açabilir.
Türk kahvesi geleneksel olarak su ve lokum ile birlikte ikram edilir. Suyun kahveden önce içilmesi kahvenin boğazdan daha kolay geçmesine olanak sağladığı inancıyla bağlantılıdır. Lokum ise Türk kültürünün bir başka önemli parçası olan ve Türk kahvesinin yanında çok yakışan bir tatlıdır.